2008’den bu yana yayınladığı yedi albümle indie pop dünyasında kendine özgü bir yer edinen sanatçı, 60’lar ve 70’lerin nostaljisini analog synthesizer’larla birleştirerek sade ama bağımlılık yaratan melodiler yaratıyor.
İlk olarak Lollipop albümündeki “Love Story” ile dikkat çeken Monsieur Minimal, Atina’ya taşındıktan sonra şehrin karanlık atmosferini Pasta Flora ve Minimal to Maximal albümlerine yansıttı. En derin ve karanlık çalışması High Times (2015), dinleyiciyi içsel bir yolculuğa çıkardı. 2020’de yayınladığı Easteria, “East” ve “hysteria” kelimelerinin birleşiminden doğan deneysel bir albümdü.
Ankara’daki konser, tiyatro, stand up ve diğer kültür sanat etkinlikleri üzerine konuşmak, alışverişte bulunmak ve iletişim kurmak için seni de aramıza bekliyoruz.
